ben bu kitabını siktiğimi ne zaman içsem paramparça etmek istiyorum her şeyi. içimdeki öfkeyi gerçek hayata taşıyor. daha doğrusu taşımak istiyor. 6-7 yıl önce bir günde 3 adet 500 mg'lık antibiyotik alıp o gece de 70 cc'lik rakıyı iki kişi içip acile kaldırıldığımda da paramparça etmek istemiştim her şeyi.
kanına alkol karıştığı için cesaretlenen, dilinin bağı çözülen orospu çocuklarından değilimdir. benim daha çok zihnimin bağı çözülür alkol aldığımda. neyse işte. bu başka bir şey. anlatmak istesem de anlatamam. ki yıllar boyunca hep elimi uzatıp yakaladığımı ya da yakalayacağımı varsaydığım her şey bir anda yok olduğundan ben de işte böyle anlarda alkole vuruyorum kendimi. daha doğrusu alkolle vuruyorum. bazıları 38 kalibrelik magnum'la vuruyor kendini ben ise alkolle. sonra ne oluyor? zihnimin gizli dehlizlerindeki binlerce ucube ortaya çıkıp paramparça ediyor beni. ölen ise, olmuyor.
oysa aşık olduğum bir kadın olsa, ben onunla rakı içsem biter hepsi. sızar kalırım bedeninin bir köşesinde. sabah ise boğazımda bir acıyla uyanıp buz gibi suyu kafama dikerim. bu böyle bir şey işte. diğer türlü tehlikeli içinde alkol olan her içecek. diğer türlü tehlikeli, içinde benim olmadığım her kadın. hatta aşk gibi içinde bedeni uyuşturup zihni açan her şey tehlikeli.
oysa en büyük uyuşturucu oksijen. buna ne demeli! bu niye yasaklanmıyor! itiraz ediyorum. ya hiçbir şey yasak olmayacak evrende ya da ilk başta oksijen yasaklanacak. böyle bir iki yüzlülüğe itiraz ediyorum ben. itiraz dilekçemi ise bir kadeh şaraba iliştirip içiyorum.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder