7 Nisan 2011 Perşembe

kendine saklamak

böyle bir durum var gerçekten. şimdiye dek neyi veya kimi kendime saklamadıysam zebil oldu, gitti. artık nasıl bir cenabetlik haliyse bu, işin içinden çıkamadım. mesela birebir ilişkileri hep üçüncü şahıslar tarafından bozulmuş bir insanımdır ben.
sikim-sokum arkadaşlar, saçma-salak tripler ve iyi niyetsiz davranışlar. bu tarz bir sorunu yaşamam da en büyük etken tabi ki benim önceki deneyimlerim. ve bu deneyimlerimi karşıdakine söylediğim an karşıdakinin hiçbir şekilde alttan almaması.

mesela, yeni bir insanla tanışsam, o insandan en yakınımdaki insana bahsetsem, her şey bombok olur. cidden bombok olur ama. elime-yüzüme bulaştırırım her şeyi. ve işin kötü tarafı ne biliyor musunuz? ben yaptığım bir hatayı yapmadan önce, hatta yaptığım an dahi anlayabilen bir manyağım.
cidden öyle. bir çok kez bilinçli olur kötülüğüm. bu yüzden de anlarım karşıdakinin bilinçli kötülüğünü. klavuzum kendimdir işte ulan. burnum boktan çıkmaz. bu yüzden de saklayanlara hayret ederim. bir şeyi ya da birisini sadece kendine saklayanlara. saklayıp zebil olmasına izin vermeyenlere.

ama bu kötü bir şey değil ki. çok mutlu olduğum bir insanı, çok mutlu olduğum bir olayı çevremdeki en sevdiğim insana anlatmam, bir nevi o mutluluğu onunla paylaşıp daha da çok mutlu olmaya çalışmam kötü değil ki.
artık bu nasıl bir iştir, nazar mıdır, sezar mıdır bilmem ben genco. bir bokluk var ama. sadece bunda değil. bu hayatta bir bokluk var ama, neyse

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder